Nakliyeciler CHP'li Tekin'e Dert Yandı, Vergi Affı İstedi
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in Tuzla’da ziyaret ettiği nakliyeciler, akaryakıt zamları ve kendilerinden istenen belgelerden şikâyet etti, vergi affı istedi. Bir esnaf sıkıntılarını "Fakirli...
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in Tuzla’da ziyaret ettiği nakliyeciler, akaryakıt zamları ve kendilerinden istenen belgelerden şikâyet etti, vergi affı istedi. Bir esnaf sıkıntılarını "Fakirlik diz boyu şu anda. Ama bir Suriyeli bizden daha iyi yaşıyor. Piyasanın gittikçe daha pahalı olması, bu sektörün yavaş yavaş bitmesidir. Eve para götürmek isteyen bir sürü arkadaşımız var ama giderken, yolda bir arabası arıza yaptığı anda bütün parayı götürüp tamirciye veriyor. Para kazandığımız yok. Bir de bu aralar mazotun zamlanmasından dolayı fiyat veremiyoruz kimseye. Fiyat veremediğimiz için de mecbur bir şekilde müşterilerimiz de kaçıyor yavaş yavaş" sözleriyle dile getirdi.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in, yaşadıkları ekonomik sıkıntıları dile getirmek isteyen Tuzla'daki nakliyecileri ziyaret etti. Akaryakıt zamlarıyla mesleklerini yapamaz hale geldiklerini belirten nakliyeciler, şunları söyledi:
"FAKİRLİK DİZ BOYU SURİYELİLER BİZDEN DAHA İYİ YAŞIYOR"
- Fakirlik diz boyu şu anda ama bir Afgan, bir Suriyeli bizden daha iyi yaşıyor. Piyasanın gittikçe daha pahalı olması, parçaların pahalı olması bu sektörün yavaş yavaş bitmesidir. Eve para götürmek isteyen bir sürü arkadaşımız var ama giderken, yolda bir arabası arıza yaptığı anda bütün parayı götürüp tamirciye veriyor. Para kazandığımız yok. Bir de bu aralar mazotun zamlanmasından dolayı fiyat veremiyoruz kimseye. Fiyat veremediğimiz için de mecbur bir şekilde müşterilerimiz de kaçıyor yavaş yavaş. Bizden bir Taşıma İşleri Organizatörlüğü (TİO) Belgesi istediler, 92 bin lira işte 55 TL’ye kadar indirdiler ama boş bir TİO Belgesi hiçbir şeye yaramayan bir şey ve gittikçe de zorlaştırıyorlar. Biz bunlara bir çözüm bulunmasını istiyoruz.
"BU MAZOTTAKİ ARTIŞ NEYE İSTİNADEN ARTIYOR BİZ BU SEKTÖRÜN İÇİNDE OLAN İNSANLARIZ BİLEMİYORUZ"
- Hem bu mazottaki artış, nasıl artıyor, neye istinaden artıyor biz bu sektörün içinde olan insanlarız bilemiyoruz. Belki siz mesleğin içinden biri olarak bunu açıklayabilirseniz. Dediğim gibi yani 162 dolarken varil fiyatı 6-7’lerden alıyorduk şimdi 122 dolar 25’lerden alıyoruz. Varilin fiyatında düşüş var ama bizim ülkemizde çıkış var. Müşteriye fiyat veremiyoruz. Bunun artış sebebi nedir? Biz bilemiyoruz.
- Evimize ekmek götürmekte bile zorlanıyoruz. Taşımacılık yapabilmemiz için belgeler istiyor. Biz bu belgeleri para yatırıp alıyoruz. 19 lira, kuruluşuna göre 55 lira, 92 lira gibi rakamlar. Yarın öbür gün biz bu sektörde iflas ettik. Hele şu mazotun bu durumundan dolayı en basit örnek. 4 tane aracım vardı. Şimdilik 2 kamyonumu sattım, 2 aracım kaldı. İflas ettiğimi düşün, ben almışım 20 milyar vermişim, belge almışım 55 milyar vermişim. Bunu satma gibi bir lüksüm yok. Devretme gibi bir lüksüm var, sadece o da aileden birine soy isim tutacak.
“ANKARA İLE İRTİBAT KURMAYA ÇALIŞTIK AMA BUNUNLA İLGİLİ YETKİLİ MERCİ BULAMADIK KARŞIMIZDA”
- 28 Şubat’ta bu indirim süresi bitti, yani 40 bin liraya, 50 bin liraya, 60 bin liraya. Hiç almayanlar için 140 bin liraydı ve 28 Şubat’tan 1 Mart itibarıyla bu belgeler şu anda 270 bin lira oldu. Biraz önce de arkadaşın söylediği gibi ben bu 270 bin lirayı yatıracağım ve yarın ben, iki sene sonra bu işi bırakacağım. Bu belgeyi hiçbir yerde kullanamıyorum. Ben bunu eşime ve çocuğuma devredebiliyorum. Şimdi benim hanım veya kız çocuğum var veya erkek evladım var. Bu işi yapmayacak. Benim bu 270 bin liram ne olacak? Çöpe gitti. Devredemiyorum. Şimdi birçok arkadaşımızın K Belgesi (Kamyonlar için verilen taşımacılık belgesi) var ama bu işi yapamıyor, arabasını çekmiş parka K Belgem ölmesin diye hala vergi veriyor, hala bu arabanın borçlarıyla uğraşıyor. Bu ikinci bir sorunumuz. Başkanım özellikle bununla ilgili TİO Belgesi ile ilgili. Biz bununla çok mücadele ettik dernek başkanımızla. Ulaştırmaya gittik Ankara ile irtibat kurmaya çalıştık ama bununla ilgili yetkili merci bulamadık karşımızda.
"BİREYSEL KAMYONCU BAHÇESİNDEKİ BAĞINI TARLASINI SATIYOR SERMAYESİYLE REZİL VE ZELİL OLUYOR"
- Bireysel kamyoncu bahçesindeki bağını, tarlasını satıyor, kendisine bir araba alıyor. Yazın tarlada, kışın bu nakliyede çalışayım diyor, sermayesiyle rezil ve zelil oluyor. Dolayısıyla devletimizden, devletimizin yüce makamlarından, hassaten muhalefet milletvekilleri de hükümetin ortağıdır, hükümetin yanlışını ikaz edin, düzeltin. Gerekirse sopayla kafasına vuran ortağıdır. Biz ortak olarak görüyoruz. Niye? Parlamentoda bulunmakla zaten ortaksınız. Eğer uyarmıyorsanız siz de vazifenizi yapmıyorsunuz demektir. Diyoruz ki Maliye Bakanlığı'nın kapısını mı çalarsınız bize, nakliye sektöründeki tüm arkadaşlarımıza, belli bir süre şartıyla faaliyet yapmış insanlara tümden vergi affı getirilsin. Buna ihtiyacınız var mı? Var. Net bir talep vergi affı talep ediyoruz. Bizim nakliye sektörü, şoförler odası içerisinde yok hükmünde bir unsur. Bizim bir şekilde şoförler odasından nakliye ile ilgili ayrı bir oda kurulması ve ayrıştırılmamız için yek vücut, ciddiye alınan, sözü dinlenen, söylediğinden dolayı karşılığında bir çözüm bulunan bir yapı olmak istiyorsak bunu talep ediyoruz.
Nakliyecilerinin yaşadıkları sorunları ve taleplerini dinleyen CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, şunları söyledi:
TÜRKİYE NE YAZIK Kİ BİR BELİRSİZLİK ORTAMINA GİRMİŞ: Neden bu duruma gelindi. Birincisi şu: 8-9 ay önce yine bu hükümetin, bu iktidarın döneminde Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’dı. Maliye Bakanı da yine aynı partinin bakanıydı. Dolar 7,15’ti. Sayın Erdoğan'ın ekibi, adeta hani hocanın gölü mayalar gibi yeni bir ekonomik sistem yaratacağız dediler ve yeni ekonomik sistemin yaratmış olduğu o döviz kurları, bir gece hepimiz kalktığımızda 18’leri falan buldu. Her ne kadar şu anda 14 küsur falan gibi gözükmüş olsa da faizi ile beraber yine o rakamlarda olduğunu size hatırlatmak istiyorum. Yani varil başına savaştan kaynaklı yükselen, yükselişin ötesinde bizim kurlardaki kur farkından kaynaklı, bugün ne yazık ki bu yakıtların en büyük zamlarından bir tanesi bu. Bakın arkadaşlar hepinizin yaşı yeter buna. 2001 ekonomik krizini yaşadık. 95 ekonomik krizini yaşadık. Bu krizlerin tamamı çok kısa süre sonra rayına girdi. Çünkü herkes bildi, ‘Evet ya faizler şu olacak, döviz kuru şu olacak.’ Şu anda 1 saat sonranızı göremiyorsanız, bu belirsizlikten dolayı sadece nakliyeci değil; nakliyeci, sanayici, üretici, tüketici herkes bu sorunu yaşıyor. Türkiye ne yazık ki bir belirsizlik ortamına girmiş. Keşke bir AKP milletvekili kardeşimiz de bizimle burada olsaydı biz onların gözünün içine bakarak da bunları söyleseydik.
ÖNLEM ALINMIŞ OLSAYDI İNANIN BU NOKTAYA GELMEMİŞ OLACAKTIK: Doğru, savaştan kaynaklı bir sorun yaratıldı ama savaştan önce de sayın başkanın odasında ifade ettim. Bu savaşın, bu sorunun bu noktaya gelebileceğini bütün dünya biliyordu. 8 ay önce de daha önce Amerika NATO'nun oradaki silah yığınağını gördüm. Putin'in kendi bölgesindeki yığınağını herkes biliyordu. Hepimiz köylü çocuğuz. Benim yaşadığım coğrafya 8 ay kış. Babalarımız kış ihtiyacını eylül ayından itibaren hazırlardı. Sadece insanların değil, hayvanının, tavuğunun bir affedersiniz itine kadar ne olur, ne olmaz kardeşim mayıs ayına kadar bütün ihtiyaçlarımızı temin edelim. Bu hükümet bütün dünyanın bildiği bu sorunu zamanında önlemle almış olsaydı, inanın bu noktaya gelmemiş olacaktı, buna emin olabilirsiniz yani. Avrupa örneğini gösterenler Avrupa'da, Amerika'da... Atıyorum Almanya'da, Belçika'da, Japonya'da özellikle hepimizin arabalarına bakın arabalarımızın çoğu Alman arabalarıdır. Almanya'da makam aracı sayısı 8 bin. 8 bin makam aracı var 8 bin. Türkiye'deki makam aracı sayısı 150 bin kardeşim. Akşamları ona, buna akıl verenler bir gün de evet kardeşim, hiç olmazsa bu dar günde, bu zor günde kamunun, devletin harcamalarını keselim sadece lastiklerin kaç para olduğunu siz bilirsiniz.
ULAŞTIRMA BAKANINA BİLAKİS KENDİM GÖRÜŞECEĞİM O KONUDA HİÇ TEREDDÜDÜNÜZ OLMASIN: Geçen gün bir ihale yapıldı. 1 lastik kaç paraydı biliyor musunuz? 50 bin lira 1 lastik, 50 bin! Kaç aracın lastiği alındı 50 bin liradan? 18 bin. Kim bu araçlar kardeşim, kim kullanıyor bu araçları? O 50 bin lirayı kim ödüyor? Sizler ödüyorsunuz! Yazık günah değil mi kardeşim? Bunu CHP'li yapıyorsa Allah onun da belasını versin kardeşim. Yapmayın bunu ya. Bu bir parti meselesi değil, bu ne demektir biliyor musun? Sadece onlara harcanan yakıt, mazot efendime söyleyeyim lastik, parça onun parasıyla tarımdaki vatandaşlarımıza parasız versek bugün ülkemizin dört bir tarafı tarımda, hayvancılıkta belli bir noktaya gelirdi. Şimdi vatandaşlarımız bugün taksici, minibüsçü birçok alanlarda bu bir kazanılmış haktır. Eğer devlet bir para alıyorsa o sektöre de bir isim vermişse onu mutlak ve mutlak tıpkı öbür sektörlerde olduğu gibi burada da bir satış hakkının olması gerektiğini ve bu konuda Bakanlığa kadar da bunu taşıyabileceğimi, Ulaştırma Bakanına bilakis kendim görüşeceğim o konuda hiç tereddüdünüz olmasın.”
Yorumlar