HABER: İLEYDA ÖZMEN / KAMERA: DURSUN ALKAYA

 

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Beypazarı'nda, "Sayın Altınok’un babadan kalma olduğunu söylediği epey bir malı var. Allah daha ziyade etsin. Bu kadar variyet varken iki çocuğunu KPSS sınavına girmeden, istisnai kadroyla memur yapmasını doğru buluyor musunuz? Bu kul hakkı değil mi? İşte geçen seçim söz vermişlerdi mülakat kalkacak diye. Hala mülakat kalkmadı. Kendi yakınlarını akrabalarını bu şekilde mülakatsız işe başlatıyor. Bu vatan evlatları, ihtiyacı olan gençler de kapı bucak iş arıyor. Bunlara en büyük cevabı sandıkta vereceksiniz. Başka türlü olmaz. Hükümet değişmiyor. Hükümeti ikaz etmenin tam zamanı” dedi.

ABB Başkanı ve CHP Başkan Adayı Mansur Yavaş, Beypazarı Belediye Başkan Adayı Özer Kasap ile birlikte Beypazarı’nda miting düzenledi.

Yavaş, mitingde yaqtığı konuşmada şunları söyledi:

“SİZ DEĞİL MİSİNİZ 25 YILDIR KAPI KAPI PAKET DAĞITAN”

“Bir seçimin daha sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bir belediye başkanı bir kentin annesidir, babasıdır, abisidir, kardeşidir elbette. Dolayısıyla bir ailede anne, baba, kendi ailesindeki bütün bireylerin nasıl sağlığıyla, geçimiyle, eğitimiyle ilgileniyorsa Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı da 6 milyonun hiçbirisini ayırmadan tamamen onun bütün ihtiyaçlarıyla ilgilenmek durumundadır. Zaten anlayamadıkları konu şu; adaylar belli olduktan sonra anketler yaptılar. Onlara göre hiçbir şey yapmadık ya çıkan anket bunları şoke etti. Mansur Yavaş niye bu kadar seviliyor diye. Daha sonra Mansur Yavaş’ın yaptıklarını taklit edecek projelerle ortaya çıktılar. Taklit etmeye çalıştılar. Başkent Kart üç yıldır hayata geçirildi. Esnaf da para kazanıyor. İnancımıza uygun bir şekilde bir elin verdiğini diğeri görmüyor. Bir baktım bir gün miting de yapamıyor ama gittiği bir toplantıda eline benim karta benzer bir şeyi gösteriyor ben diyor Başkent Kart yapacağım seçilirsem bunun içine para yükleyeceğim diyor. Siz değil misiniz 25 yıldır kapı kapı paket dağıtan, vatandaşın gözünün içine sokan, bunları fotoğraflayan, yayınlayan siz değil misiniz? Eskiyi inkar mı ediyorsunuz? Ayrıca siz beş yıldır dördüncü dönem Keçiören Belediye başkanısınız. Bu beş yıl içerisinde Başkent Kart’a benzer hangi kartı çıkarttınız? Doğalgaz yükleyecekmiş. Ben 200 bin aileye doğalgazı üç yıldır yüklüyorum. Siz beş yıldır beş kişiye yüklememişsiniz, seçilirse doğalgaz yükleyecekmiş. Aynı şekilde 200 bin ailenin protein ihtiyacını karşılıyorum. Bu çocukların kursağından et geçsin, sağlıklı büyüsünler diye aşağı yukarı 30 aydır birer kilo et parası yatırıyorum. Almış eline mikrofon diyor ki ben but dağıtıyorum. Faaliyet raporunu açtık baktık. Ocak ayında 2 kişiye kasım ayında 11 kişiye destek olmuş. Halbuki Keçiören’de ben tam 50 bin aileye destek oluyorum. Siz Keçiören’de 50 bin ailenin destek ihtiyacı olduğundan habersiz ne işlerle uğraştınız?

“TÜRKİYE PROJE ÇÖPLÜĞÜNE DÖNDÜ”

Bunlar insanları kentte yaşayan insanların ihtiyaçlarını, eğitimlerini, sağlıklarını düşünmekten çok proje adı altında hep çöp projelere para yatırdılar. Artık Türkiye proje çöplüğüne döndü. En büyük proje insandır arkadaşlar. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın demişler. Önce sen kentte yaşayan insanların dar gelirli olanların çocuklarını da diğer akran gibi aynı eğitim seviyesine getireceksin. Onlar KPSS’ye girecekse onların sınav ücretini ödeyeceksin ki bu insanlar hiçbir zaman şu olmadı şunu yapmadım diye eğitimlerden mahrum kalmasın. Okusunlar ki onlar bari kendilerini kurtarsın. Hem kendilerine hem ailelerine hem ülkemize faydası olsun. Dolayısıyla pandemi döneminde de aynı çalışmalarla öyle bir önderlik yaptık ki kaç ay insanlar evinden çıkamazken Ankara’da bir mağdur insan kalmadı. Ankara halkı bu şeffaf, hesap verebilir belediyeciliği sevdi. Bu nedenle son iki gündür yayınlanan anketlerde kiminde 30 kiminde 25 en azında 20’nin üstü puan aramızda fark var. Ankara halkı tercihini vermiş.

“ÇAKARLI ARAÇLARLA GEZMEDİM”

CHP KOCAELİ MİLLETVEKİLİHARUN ÖZGÜR YILDIZLI: "KOSTÜ ÖĞRENCİLERİNİN MAĞDURİYETİNE SESSİZ KALMAYACAĞIZ" CHP KOCAELİ MİLLETVEKİLİHARUN ÖZGÜR YILDIZLI: "KOSTÜ ÖĞRENCİLERİNİN MAĞDURİYETİNE SESSİZ KALMAYACAĞIZ"

Beş yıl boyunca Ankara’nın hiçbir yerinde fotoğrafımı görmediniz. Çoluğumu çocuğumu belediyede gören almadı. Çocuklarımı televizyon, spor kulübü gibi işlerle uğraştırmadım. Onlar emekleriyle çalışıyor. Çok şükür alınterlerini yiyorlar. Dolayısıyla hiçbir yakınımın belediyeden işi de olmadı. Ve çakarlı araçlarla gezmeden, kaç defa buraya cenazeye düğüne geldim, gördünüz bir minibüs, bir koruma, bir şoför. Hiç kimseyi ayırmadım ki. Neden korkayım? İşte Mansur Yavaş belediyeciliği budur. Ve Ankara’da tutulmuştur.

“BEYPAZARI’NA TURİST GÖNDERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Biraz önce söylediğimiz gibi bir yönetim yönetmelik değişik nedeniyle Ankara’da bulunan Seğmen Su’ya ait fabrikaların süresini uzattık. Kısa bir süre verdiler. Bir an önce buraya Seğmen Su’yun en büyük tesisini kurmak suretiyle Ankara’daki bütün fabrikaların su dolum tesislerini buraya getiriyoruz. İnşallah en büyüğü olacak. 400-500 milyon liralık bir yatırım olacak. Yine Ankara’nın çevresinde Nallıhan’da Ayaş’ta da böyle su bulabilirsek oralara da birer tane fabrika inşallah yapacağız. Kültür turları yeniden başlıyor. Onlarca otobüs inşallah kültür turu adı altında Beypazarı’na yine turist göndermeye de devam edeceğiz. Ve sonuç itibariyle değerli hemşehrilerim sizlerle beraber olmak güzel. Ama rakibim hiçbir yerde kendi başına gidip miting yapamazken, bu oy oranına rağmen vatandaşa olan saygımdan dolayı hala ilçelerin birçoğunu ikinci üçüncü defa gidiyorum.

“KENDİ YAKIN AKRABALARI MÜLAKATSIZ İŞE BAŞLIYOR”

1999 yılından beri bütün diyorum banka hesaplarını inceleyebilirsiniz. 2019 yılında aday olduğum zaman mal beyanını açıkladım. Rakibim diyor ki ‘Ankara’ya geldiğinde burada bir evi yoktu’ diyor. Gerçekten yoktu kayınvalidemin evinde kalıyordum. Bu iyi mi kötü mü bir belediye başkanı için? Demek ki temiz yönetmişiz değil mi? Ben Beypazarı’ndayken bir tek soruşturma geçirmedim bu konularla ilgili. Ve bunu sanki suçmuş gibi anlatıyor. Mal beyanında bulun dedik zor bulundu tamamını bulmadı. Kamuoyundaki siyasetçiler şeffaf olmalıdır. Açık olmalıdır. Biraz önce size söyledim. Yolsuzluk ve israfın kalkması kamu yöneticilerinin bütün mallarının mülklerinin açık olarak yayınlanmasıyla mevcuttur. Yoksa şaibe altında kalır. Niye şaibe altında yaşayayım? Herkes her şeyi bilsin. Gizlimiz yok. Bakın yüzlerce işsiz var. Peki değerli hemşerilerim buradan şu soruyu tekrar soruyorum; Sayın Altınok’un babadan kalma olduğunu söylediği epey bir malı var. Allah daha ziyade etsin. Bu kadar variyet varken iki çocuğunu KPSS sınavına girmeden, istisnai kadroyla memur yapmasını doğru buluyor musunuz? Bu kul hakkı değil mi? İşte geçen seçim söz vermişlerdi mülakat kalkacak diye. Hala mülakat kalkmadı. Biz söyledik; kendi yakınları işe girer yine aynı düzen devam eder diye. İşte örneğini görüyorsunuz. Mülakat hala kaldırılmadı. Kendi yakınlarını akrabalarını bu şekilde mülakatsız işe başlatıyor. Bu vatan evlatları, ihtiyacı olan gençler de kapı bucak iş arıyor. Bunlara en büyük cevabı sandıkta vereceksiniz. Başka türlü olmaz. Hükümet değişmiyor. Hükümeti ikaz etmenin tam zamanı.”

“BU KADAR OLAĞANÜSTÜ TEDBİRE GEREK YOKTU”

Yavaş, mitingde polis tarafından alınan yoğun önlemler için de şöyle konuştu:

“Siz henüz Beypazarlıları tanımamışsınız. Kimse siyaset yüzünden birbirini kırmaz. Hepsi akrabadır, arkadaştır. 31 Mart akşamı biter herkes birbiriyle kucaklaşır. Yine aynı şekilde samimiyetine devam eder. Akşam seçim bitmiştir. Seçilen belediye başkanıdır. Hiç kimseyi ayırmaz. Onun için Beypazarı’nda bu kadar olağanüstü tedbire gerek yoktu. Umarım bir daha olmaz. Umarım özellikle yapılmamıştır.”

Kaynak: anka