Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Tuncay Sezgin, yeni tip koronavirüsün gözlerde bulunan koronavirüs belirtilerine ilişkin: ''Çok sık görülen ve karşılaşılan bir durum olmamakla birlikte, koronavirüs enfeksiyonu bulunan kişilerin yüzde 1-2'sinde gözde de belirtilerin olduğu saptanmıştır. Konjonktivit denilen kırmızı göz belirtileri tespit edilmiştir. Yani göz de aynı zamanda bu hastalık için önemli bir bulaş yoludur." sözlerini söyledi.

Özel bir hastanede görevli Göz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Tuncay Sezgin, koronavirüsün kişiden kişiye damlacık yolu ile de geçtiğini ve bu damlacıkların göz yolu ile de vücuda girerek enfeksiyon oluşturduğunu söyledi.

Sezgin, koronavirüse yakalanan bir insanın hapşırması, konuşması ve öksürmesi gibi durumlarda ağızdan çıkan bakterilerin gözde bulunan konjonktivada yani göz kapaklarının içini ve gözlerin beyaz kısmını kaplayan zar tabakasında bir tür enfeksiyon oluşturduğunu söyledi.

Sezgin şu açıklamalar ile sözlerine devam etti:

"Böylece konjonktivit tablosu söz konusu olabilmektedir ya da gözyaşımıza aldığımız bu damlacık enfeksiyonu, gözde enfeksiyon oluşturmayıp, gözyaşı yoluyla burnumuza akmakta ve burun yoluyla da solunum yollarında enfeksiyon oluşturabilmektedir. Gözdeki görülen bulgularından en önemlisi de kırmızı göz görünümüdür. Bu süreçte kırmızı gözle başvuran kişilerde biz, ateş, öksürük gibi ek bulguların olup olmadığını mutlaka sorguluyoruz. Bir kırmızı gözle karşılaştığımız zaman, 'koronavirüslü müyüm?' şeklinde panik olmadan ama ihmal de etmeden bu konuda önlemlerimizi almamızda fayda görüyorum."

Sezgin, koronavirüsün göz içerisindeki etkilerine değinerek: ''Çok sık görülen ve karşılaşılan bir durum olmamakla birlikte, koronavirüs enfeksiyonu bulunan kişilerin yüzde 1-2'sinde gözde de belirtilerin olduğu saptanmıştır. Konjonktivit denilen kırmızı göz belirtileri tespit edilmiştir. Yani göz de aynı zamanda bu hastalık için önemli bir bulaş yoludur." ifadelerini kullandı.

"Koruyucu gözlükler ve günlük lens kullanılabilir."

İnsanlarda, değişik enfeksiyon ve durumlarda da görülebilecek olan, gözde ani kızarıklık, sulanma ve batma şeklindeki belirtiler ile karşı karşıya gelindiğinde bu konu hakkında uzmanlaşmış olan göz hekimlerine başvurulması gerektiğini belirten Sezgin: ''öz hekimi de bu açıdan bazı sorgulamalarını yapmak durumundadır. Gözümüzden bulaşmayı engelleme amaçlı koruyucu gözlükler tercih edilebilir. Özellikle kişilerle çok sık ve yakın temas halinde bulunulan mesleklerde, numaralı gözlüğünüz yoksa bile koruyucu gözlükler kullanılabilir. Gözlüğün, göz yoluyla bulaşmasını engellemediği ancak azalttığı saptanmıştır." sözleri ile konuyu açıkladı.

Tuncay Sezgin, böyle durumlarda günlük kontakt lens kullanmanın faydalı olabileceğini söyleyerek şunları söyledi:

''Çünkü aylık kontakt lensler 1 ay boyunca kullanılabilen lenslerdir. Günlük kontakt lensler de 'kullan at' şeklinde kullanılabildiği için bu tip enfeksiyonlar için riski azalttığı saptanmıştır. Göz çok sık bir bulaş yolu olmamakla birlikte koronavirüs enfeksiyonunda bir bulaş yoludur ve gözlük de bunun için bir bariyer oluşturmaktadır. Gözlük kullananlarda koronavirüs enfeksiyonunun göz yoluyla daha az bulaştığı yayınlarla gösterilmiştir."

Genellikle insanlar ile temasta bulunan meslek grupları için siperlik kullanmanın önemini vurgulayan Sezgin, hem göz çevresini koruduğu hem de salgının ana bulaşma noktası olan solunum yolunu da kapadığı için kullanımının yaygınlaştırması gerektiğini söyledi.