CHP'li Çakırözer'den 'Cemal Kaşıkçı' Açıklaması: Vicdanları Sızlatacak Bir Karar

“ELİNDE CEMAL KAŞIKÇI’NIN KANINI TAŞIYAN SUUDİ YÖNETİCİLERLE EL SIKIŞIYORSUNUZ" Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda böyle vahşi bir katliam olduğu bilinmesine rağmen Konsolosluk basılmadı. Suudi Konsolos’un aradan 10 gün geçtikten sonra ülkeyi terk etmesine göz yumuldu. Şimdi de davanın kapatılıp bütün dosyanın Suudi Arabistan’a devredilmesi gündemde. Yani kuzu kurda mahkum edilecek. Böyle bir şey kabul edilemez. Aradan geçen dört yıl içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ‘Sonuna kadar gideceğiz’ dediler, ‘25 yılın en tartışmalı olayı bu’ dediler. ‘Hiçbir şekilde adaletin tecelli etmesi engellenemez, adalet mutlaka tecelli edecek’ dediler. Ama şimdi gelinen noktada tüm bu sözler unutuldu, Suudi Arabistan’la yapılacak milyarlık SWAP anlaşmaları için, Suudi Arabistan’a satılacak milli varlıklarımıza zemin hazırlamak için şimdi el sıkışılıyor. Peki kiminle el sıkışıyorsunuz? Elinde, kolunda Cemal Kaşıkçı’nın kanını taşıyan Suudi yöneticilerle el sıkışıyorsunuz. Bu kabul edilemez. Bu, sadece Türkiye’nin itibarını yok etmekle kalmıyor aynı zamanda insan hakları alanında AKP’nin siciline kara bir leke olarak da yazılacaktır. "HATİCE CENGİZ’İN YÜZÜNE NASIL BAKACAKSINIZ" Ortada Cemal Kaşıkçı cinayetinde Suudi Arabistan üst yönetiminin parmağı olduğunu ortaya koyan Birleşmiş Milletler raporu var. Ortada katliam sırasında alınmış dinleme kayıtları var, Türk istihbaratının, Amerikan istihbaratının raporları var. Tüm bunlar ortadayken siz nasıl böyle bir davayı kapatabilir, nasıl sorumluların elini kolunu sallayarak dolaşmasına izin verirsiniz? Nasıl bu davayı zaten parmağı olduğu ortada olan Suudi Arabistan devletine bırakırsınız? Bunların kabul edilmesi mümkün değil. Bu yapılan vicdanlara sığmaz, bu yapılan çok vahim bir insan hakları ihlalidir. Buradan yıllardır ‘Bu dava sonuna kadar sürecek’ diyen AKP yönetimine, AKP iktidarına soruyorum. Siz şimdi merhum Kaşıkçı’nın meslektaşlarının, nişanlısı Hatice Cengiz’in yüzüne nasıl bakacaksınız? Hangi yüzle bakacaksınız?”