Gündem

KOBANİ DAVASI...ÖZTÜRK TÜRKDOĞAN: “MAHKEME KALEMİ, MAHKEME HEYETİNİN İNCELEMESİNİN DEVAM ETTİĞİNİ VE KARAR İÇİN ZAMANA İHTİYAÇLARI OLDUĞUNU, YARIN BİR KARAR ÇIKMAYACAĞINI İFADE ETTİ”

HABER: NİSANUR YILDIRIM / KAMERA: ÜNAL AYDIN

DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Türkdoğan, yarın yapılacak Kobani Davası duruşmasına ilişkin “Mahkeme kalemi bize bir haber iletti. Yarın mahkeme heyetinin incelemesinin devam ettiğini ve karar için zamana ihtiyaçları olduğunu, yarın bir karar çıkmayacağını ifade ettiler. Yarınki duruşmada tutukluluk incelemesi gerçekleştirilecek. Bu kanunen zorunlu bir inceleme” dedi. Türkdoğan, “Bu politik dava gelinen aşama itibarıyla Türkiye halkının 31 Mart’ta ortaya koyduğu iradeye saygı temelinde sonuçlandırılıp beraatle bitmesi gereken bir dava halini almıştır. Bizim yarınki beklentimiz arkadaşlarımızın tamamının tahliye edilmesidir” dedi.

DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Türkdoğan, DEM Parti Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü Sevda Çelik Özbingöl ve HDP Eş Genel Başkanı Cahit Kırkazak, bugün DEM Parti Genel Merkezi’nde yarın duruşması yapılacak Kobani Davası’na ilişkin basın toplantısı düzenledi. Türkdoğan, mahkeme kaleminin ilettiği bilgiye göre; yarın karar çıkması beklenen Kobani Davası’nda kararın çıkmayacağını, mahkeme heyetinin tutukluluk incelemesi yapacağını açıkladı.

Türkdoğan, arkadaşlarının tahliye edilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“YARIN BİR KARAR ÇIKMAYACAĞINI İFADE ETTİLER”

“Mahkeme kalemi bize bir haber iletti. Yarın mahkeme heyetinin incelemesinin devam ettiğini ve karar için zamana ihtiyaçları olduğunu, yarın bir karar çıkmayacağını ifade ettiler.  Dolayısıyla yarınki duruşmada tutukluluk incelemesi gerçekleştirilecek. Bu kanunen zorunlu bir inceleme. Biz bütün hazırlıklarımızı yapmıştık. Yarın karar çıkacak şekilde orada olmaya devam edeceğiz.  Kamuoyuna yaptığımız çağrı halen geçerlidir. Yarın saat 10.00’da Sincan’da duruşma salonu önünde partimiz, dost kurumlarla bileşenlerimizle, demokratik kamuoyuyla oradaki açıklamamızı gerçekleştireceğiz.

“2014 YILINDA SUÇ OLMAYAN BİR ŞEY DAHA SONRA 2020 YILINDA SUÇ OLARAK NİTELENDİRİLEMEZ”

Bu davayla ilgili hukuksuzluklar çok çok fazla. Bunu davada yargılanan arkadaşlarımız ve avukat meslektaşlarımız uzun uzun anlattılar. 2014 yılında suç olmayan bir şey daha sonra 2020 yılında suç olarak nitelendirilemez. Bu da Türkiye'deki maalesef yargı yoluyla baskı politikasının geldiği noktaya geldiği noktayı gösteriyor.  Bu davada yargılanan arkadaşlarımız suç işlememişlerdir. Herhangi bir suçlama konusu olayın muhatabı değildirler. Politik kimliklerinden dolayı maalesef yargılanmaktadırlar ve bu davada hem Ceza Muhakemesi Kanunu’nun usul hükümlerinin neredeyse tamamı ihlal edilmiştir. Bu dava ileride hukuk fakültelerinde ders olarak okutulacak bir davadır. Kovuşturma aşamasında da bütün kovuşturma ilkeleri de neredeyse ihlal edilmiştir.  Ortada bir suç yoktur.

“YARINKİ BEKLENTİMİZ ARKADAŞLARIMIZIN TAMAMININ TAHLİYE EDİLMESİDİR”

Bu politik dava gelinen aşama itibarıyla Türkiye halkının 31 Mart’ta ortaya koyduğu iradeye saygı temelinde sonuçlandırılıp beraatle bitmesi gereken bir dava halini almıştır. Bizim yarınki beklentimiz arkadaşlarımızın tamamının tahliye edilmesidir. Bazı arkadaşlarımız var ki onlar kanunen yedi yıldan fazla tutuklu yargılanamayacağına dair hükmü bile ihlal edilen arkadaşlarımızdır. Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel kanuna aykırı olarak tam bir siyasi rehine olarak tutulmaktadırlar. Çünkü bu dava kapsamında yedi yıllık tutukluluk süreleri çoktan aşılmıştır. Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve diğer arkadaşlar yedi buçuk sekiz yıla yakındır yargılanmaktadırlar. Tahliye edilmeleri gerekir.

“TÜRKİYE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİNE GİDEN YOLA YENİDEN GERİ DÖNSÜN”

Bazı arkadaşlarımız var ki ciddi sağlık problemleri vardır. Bu arkadaşlarımızın yine kadın arkadaşlarımızdan, sağlık sorunu olan arkadaşlarımız vardır. Mutlaka ve mutlaka tahliye edilmeleri gerekmektedir. Siyasi rehine pozisyonunun yarın hiç değilse sona ermesi gerektiğini vurgulamak isterim. Mahkemeden de siyasi iktidardan da beklentimiz, Türkiye artık hukuka dönsün. Türkiye hukukun üstünlüğü ilkesine giden yola yeniden geri dönsün. Türkiye, AİHM’in Demirtaş Büyük Daire Kararı, Figen Yüksekdağ ve diğerleri kararında belirtilen ihlal kararlarına uygun olarak bu davayı bir an önce bitirsin ve arkadaşlarımızın hepsini bir an önce tahliye etsin. Yarınki beklentimiz budur.”

NE OLMUŞTU?

Kobani olayları, 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde IŞİD’in Kobani’ye saldırmasının ardından birçok ilde yapılan protesto ve eylemlere dayanıyor.

Kobani Davası’nda aralarında eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da bulunduğu 18’i tutuklu 108 sanık yargılanıyor. Davanın iddianamesi, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 7 Ocak 2021’de kabul edildi.

AİHM’in Selahattin Demirtaş hakkında hak ihlali kararı vermesine rağmen davada; Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel’in de aralarında bulunduğu pek çok Kürt siyasetçinin tutuklulukları devam ediyor.